28. KASAS / 61Sure Ayet Sayısı: 85 Kitap Sırası: 28 Nüzul Sırası: 49 Nüzul Yeri: MEKKE | Kendisine hasene vaad vaad ettiğimiz… ve ardından ona mülaki olacak kimse... dünya hayatının metası ile metalandırdığımız... sonra da kıyamet yevminde muhzar olanlardan olan kimse gibi midir? | اَفَمَنْ وَعَدْنَاهُ وَعْداً حَسَناً فَهُوَ لَاق۪يهِ كَمَنْ مَتَّعْنَاهُ مَتَاعَ الْحَيٰوةِ الدُّنْيَا ثُمَّ هُوَ يَوْمَ الْقِيٰمَةِ مِنَ الْمُحْضَر۪ينَ | .61 | 61 |
e Kök: soruKelime: eKelime Anlam:
fe Kök: harfKelime: feKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). de, da / matuf ve matufun aleyh arasındaki ortak bir yönle birlikte, sıra da bildirir. Aynı zamanda fiillerin meydana gelişi arasında fazla surenin geçmediğini de gösterir.
men Kök: harfKelime: menKelime Anlam: Müşterek ismi mevsul, sadece akıllılar için. kim ... , kim ki ... , kime … .
veadnâhu Kök: VA:DKelime: veadeFiil, 1.nci, Çoğul, Geçmiş Zaman
ve'den Kök: VA:DKelime: vaadİsim, Eril Kelime Anlam: Söz verme. Söz verilen şey. Bir kimsenin yapacağına veya yapmayacağına dâir söz vermiş olduğu husus.
hasenen Kök: HSNKelime: haseneİsim, Eril, Tekil, Sıfat Kelime Anlam: İyi. Güzel. Hüsünlü. Güzellik. Güzel olmak. Güzel amel.
fe Kök: harfKelime: feKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). de, da / matuf ve matufun aleyh arasındaki ortak bir yönle birlikte, sıra da bildirir. Aynı zamanda fiillerin meydana gelişi arasında fazla surenin geçmediğini de gösterir.
huve Kök: zamirKelime: huveZamir Kelime Anlam: Munfasıl zamir. III. Şahıs
lâkîhi Kök: LK:YKelime: likaİsim, MUFA'ALE Kalıbı, Etken, Eril Kelime Anlam: Buluşan. Yüz yüze gelen. Görüşen. Kavuşan. Kavuşmak. Rast gelip buluşmak. Görüşmek. Yalnız görüşmek. Yüz, sima, çehre. (Kadını) Boşama.
ke Kök: harfKelime: keKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). gibi, sanki anlamlarındadır. Benzetme içindir.
men Kök: harfKelime: menKelime Anlam: Müşterek ismi mevsul, sadece akıllılar için. kim ... , kim ki ... , kime … .
metta'nâhu Kök: MTA:Kelime: imtea ... veri girişi devam ediyor ...
metâal Kök: MTA:Kelime: meta ... veri girişi devam ediyor ... Kelime Anlam: Fayda. Menfaat. Kıymetli eşya. Dünya geçimliği. Tüccar malı.
hayâtid Kök: HYYKelime: hayatİsim, Dişil Kelime Anlam: Dirilik. Canlılık. Sağlık. / Kasaba ve köy evlerinde üstü kapalı, bir, iki veya üç tarafı açık sofa, avlu.
dunyâ Kök: DNVKelime: dunyaİsim, Dişil, Tekil Kelime Anlam: Dünya (Denâet veya dünüvv. den) En yakın, en aşağı. Şimdiki âlemimiz.
summe Kök: harfKelime: summeKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). (sonra) matuf şeyler arasında hem sıra olduğunu, hem de fiillerin meydana gelişi arasında uzun bir surenin bulunduğunu gösterir.
huve Kök: zamirKelime: huveZamir Kelime Anlam: Munfasıl zamir. III. Şahıs
yevmel Kök: YVMKelime: yevmİsim, Eril Kelime Anlam: Gün. Yirmidört saatlik zaman. Sene. Asır. Devir. Devre. Süreç.
kıyâmeti Kök: K:VMKelime: kıyametİsim, Dişil Kök Anlam: Bir işe başlamak.
Pazar kurmak. Müşteri ile anlaşmak.
Doğru, dik, ayakta. Dürüst. İsabetli.
Boyu düzgün ve güzel. Kelime Anlam: Ayakta durmak. Ayağa kalkmak. Dikilme. Ayaklanmak.
İsyan. Karşı koyma, direnme.
Ölümden sonra tekrar dirilmek. Başında durma, yönetme. Bir işe başlamak, devam etmek.
Satılan bir mal hakkında müşteri ile anlaşıp kararlaşma. Canlanmak. Kıyamet günü manasına da gelir.
Namazın iftitah tekbiriyle rüku arasındaki, kainatta ki varlıkların uzay boşluğunda ki duruşlarının düzenlendiği, bununla beraber kıraat yapılan ayakta durma kısmı.
✦✦ İnsanın bir çırpıda ayağa kalkmasıdır. Sonuna hâ harfi ilave edilerek onun aniden meydana geleceğine dikkat çekilmiştir.
Dünyanın yıkılıp harab olması. Her şeyin mahvolması. Dünyanın sonu ve mahşer meydanına bütün insanların dirilip toplanacağı zaman. Mc: Büyük bela. Fazla sıkıntı.
minel Kök: harfKelime: minKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). -dan, -den eklerini ve dolayı, sebebiyle kelimelerini karşılar. Bağlama, başlangıç içindir.
1- Mekân ve bir şeye başlamayı ifâde eder. "Haftadan haftaya" da olduğu gibi.
2- Teb'iz için olur. "Kim bir kavme benzemeğe özenirse onlardan sayılır" cümlesinde olduğu gibi. Bazılarını, bir kısmını ifâde ediyor.
3- Cinsi beyan için olur.
"İşlediğiniz hayrı Allah bilir" cümlesinde "min" tebyine (açıklamaya) vesile oluyor.
4- Bedel-i ivâz (karşılık) için olur. "Ahirete bedel, dünya hayatına râzı mı oldunuz" cümlesinde olduğu gibi.
5- Tâlil (sebeb bildirmek) için olur. "Allah'tan korktuğu için ağlıyor." cümlesinde olduğu gibi. Önündeki kelime mef'ulün leh olur.
6- İstiğrak ifadesi için olur. Gâyet, hiç bir, hiç... gibi. "Bize hiç bir yorgunluk dokunmadı" cümlesinde olduğu gibi. Bâzı fiiller mef'ul-ü bihini, "min" ile alır. Bu takdirde... den, dan... manası ile tercüme edilmez.
7- Tahsis-i alel umum (katiyyet ifadesi) için olur. Bu da zâidedir. "Hiç kimse bana gelmedi" cümlesinde olduğu gibi.
Bunlardan başka "min" harf-i cerri; fasıl mânasına, birbirine zıd iki kelimeden ikincisine dahil olur. Bâ-i cerreye, an, fi, ind, alâ'ya müradif olur. Rubbemâ, mânasına ve sıla olur. Lâm-ı zâide ve müz ve ba-i kasem yerinde de kullanılır.
muhdarîne. Kök: HD:RKelime: ... veri girişi devam ediyor ... | | | | |
Diğer Meal: 61. Kendisine güzel bir vaadde bulunduğumuz ve o vaad edilen şeye kavuşacak olan kimse, dünya hayatının geçimliklerinden yararlandırdığımız, sonra da kıyamet günü (hesaba çekilmek için) huzura getirilecek kimse gibi midir?
|